Engelleri Aşan Başarı Hikayesi

AKSARAY’da kampa gelen Asım Kurt (28), 8 yaşında geçirdiği trafik kazası sonrası görme yetisini kaybettiğini ve 4’üncü sınıftayken beden eğitim öğretmeninin tavsiyesiyle başladığı goalball sporu sayesinde, hayatının değiştiğini söyledi. Sporla yaşama tutunduğunu belirten Kurt, “Şu an Türkiye Goalball Erkek Milli Takımı’nda oynuyorum. Aynı zamanda rehber öğretmen olarak görev yapıyorum. Spora başladığımda kimsenin bana ‘Engellisin’ bakışı olmadığı için, hayata olumlu baktım. Her şeyin bir zorluğu var ama diğer insanlar için de zorluklar var” dedi.
Aksaray’a takımıyla kampa gelen Asım Kurt, yaklaşık 20 yıl önce İstanbul’da manevra yapan su tankerinin çarptığı kaza sonucu görme yeteneğini kaybettiğini anlattı. O dönem hayattan kopma noktasına geldiğini söyleyen Kurt, “8 yaşındayken trafik kazası geçirdim. O zamanlar temiz su taşıyan tankerler vardı. İstanbul’da su almaya çıkmıştım. Bizim sokak çıkmaz sokaktı, araba geri manevra yaparken beni görmemiş, ben de caddeye çıkıyordum. Ben de onu duymadım. Arkamdan geldiği için çarpması sonucunda kafatası kemiklerim kırılmış. O da göz sinirlerine baskı yaparak bundan dolayı görme organımı kaybettim. Türkan Sabancı Görme Engelliler İlkokulu’na giderken, 4’üncü sınıfta beden eğitim öğretmenim Zafer Erdem, bağımsız hareketimin iyi olması sebebiyle spor yapmamı tavsiye etti. Onun yönlendirmesiyle goalballa başladım. Önce okul turnuvalarında oynadım. Daha sonra genç milli takım, yıldızlar milli takımda, son 3 yıldır da aktif olarak milli takımda oynuyorum” dedi.
‘ÖĞRENCİLERE HAYATIMDAN ÖRNEKLER VERİYORUM’
Spor sayesinde hayata tutunduğunu ve eğitimini de sürdürüp Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi’nden Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık bölümünden mezun olduğunu belirten Kurt, 2020’de Yenidoğan Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi’ne öğretmen olarak atandığını söyledi. Mesleğini ve sporu aynı anda sürdürmeye devam ettiğini ifade eden Kurt, “Ailem beni her konuda destekledi. ‘Şunu yapamazsın, bunu yapamazsın’ demediler. Onların bende katkısı çok büyük. O yüzden ailem, beni hiç engelli gibi hissettirmedi. Bisiklete bindim, ağaca tırmandım, yaşıtlarım ne yapıyorsa aynısını yaptım. Bunu spor branşında da gösterdim. Bu spora başladığımda kimsenin bana ‘Engellisin’ bakışı olmadığı için, hayata olumlu olarak baktım. Her şeyin bir zorluğu var ama diğer insanlar için de zorluklar var. Bu bilinçte olduğum için hiçbir zaman görme engelimin, kendim için sorun teşkil olmasına izin vermedim. Bu şekilde de yaşamaya devam ediyorum. Öğrenciler, bana geldiği zaman, ‘Hocam bunda zorlanıyoruz, şöyle zorluklar var’ dediğinde, hep hayatımdan örnekler veriyorum. Benim de hayatımda zorluklarım var. Herkesin zorluğu var. İnsan kaldıramayacağı yükü yüklenmiyor. Sende bu oluyorsa demek ki, kaldırabiliyorsun ki bu sana gelmiştir. Direkt onları olumlu yönde hayata tutunmalarını sağlıyorum. Yüzde 100 görme engelim var. Tamamını kaybettim ama hayata iyi bakmaya çalışalım. Bardağı, dolu tarafından görmeye çalışalım. Ben hep öyle yapıyorum, faydasını gördüm. Onlara bunu tavsiye ediyorum. Bir de sporla uğraşan, uğraşmak isteyen engellilere, tavsiye ediyorum. Çünkü çok büyük kazanımlar sağlıyorsunuz” diye konuştu.